20 Mart 2013 Çarşamba

Radyoterapi

   Radyoterapi benim için tedavi sürecinin en yorucu kısmıydı. Seanslar çok kısa sürse de her gün gitmek ve verilen ışının etkisiyle özellikle son seanslarda çok yorgun hissettim ve cildimde koltukaltı ve meme altında açılma oldu. Bu açılmalar sıyrık tarzındaydı ve radyoterapi doktorunun verdiği kremle kısa sürede geçti. Güneşten korunmak ve banyoda  keseleme gibi tahriş edebilecek işlemler yapmamak gerekiyor. Sadece duş şeklinde sabunlu ve duru suyun cildin üzerinden akıtılması yeterli. Radyoterapi uygulanan bölgede ve simetrik olarak sırtta da cilt kararıyor. Zamanla bu kararma açılıp normale dönüyor. Bu dönemde de keselemeden uzak durmak gerekli yoksa ciltte açılmalar olabiliyor ve enfeksiyon gelişebiliyor
   Uygulama gereği hafta içi 5 gün seans hafta sonu 2 gün dinlenme periyotları veriliyor. Dinlenmenin gerçek anlamda dinlenme olması seanslarda daha rahat tolere etmeyi sağlıyor. Bu nedenle istirahate önem verilmeli.
   Radyoterapi uygulaması ağrı sızı duyulan bir işlem değil. Sadece her gün gidip bir masaya uzanıyorsunuz teknisyenler uygun pozisyonu verip yanınızdan ayrılıyor,kıpırdamadan uygulamanın bitmesini bekliyorsunuz. Hissedilen bir şey olmuyor. Ben ışınlamanın bittiğini üstümde dönen makinenin başlangıç pozisyonuna geçmesiyle anlıyordum.Yani ışınlama gözle görülen elle tutulan ya da hissedilebilen bir şey değil.Hastaya düşen tek görev kıpırdamadan verilen pozisyonda durarak ışının doğru bölgeye verilmesine yardımcı olmak.
                                                                                Sevgiyle kalın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder